1 Eylül 2014 Pazartesi

Asfalttan silinemeyen o izler

Ondördündeymiş öyle duydum ,  yanında da üç arkadaşı ,  yeni dünyamızın bize armağan ettiği  yeni nesil sokak çocuklarından .  Gecenin karanlığı çökünce  sitenin ortasına   , ne bulacaklarınız bilmez kafalarıyla  , düşmüşler sokaklara ... Çöp tenekelerinin bekçileri sokak kedileri biryanda , onlar bir yanda .   Sonra  gürültü , bağırış çağırış , küfürler ,  belli ki en ucuzundan kafa yapmışlar , bodurumsu manalı şey onları ne kadar dev yaptıysa , tutuşmuşlar sokağın ortasında bir kavgaya , büyüğü emaneti vermiş ondördündekine ufaklığa , oda saplamış onu düşünmeden , bizim en masumumuza  .  Yılmaz kardeş  yığılmış kalmış oracıkta ,  belli ki yanlış yere saplamış acemice emaneti ,  her şeyin ta başından beri  yanlış olduğu gibi .  Gecenin karanlığındaki simsiyah asfaltın üstüne akan o izi silinmeyen kan , masum bir canı alıp götürmüş uzaklara ... Daha ondördünde  yeni bir  katil yaratarak belki bir başka masumdan da   arkasına ...  Çöp tenekelerinin kenarında  bakan kediler gibi bakakalmışlar insanlarda balkonlarda . Korkuyla , kaygıyla , öfkeyle ... Beş çocuğu ile bir kadın uzaklarda ağlarsa kim duyar ki bunu , iğdiş edilmiş hafızalarla !

Kapımızın önünde  bir çocuk cinayetine kurban giden Yılmaz Kılavuz'u rahmetle anıyoruz .

Toplumu ve gençleri gözü dönmüş yaratıklara dönüştüren sisteme ve bu sistemin yaratıcılarına lanetle !


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder